Fethiye’de Yaşanan Dramatik Velayet Mücadelesi
Muğla’nın Fethiye ilçesinde yaşanan dramatik bir velayet mücadelesi, adalet sisteminde çocuk hakları konusunu yeniden gündeme getirdi. 4 yıl süren boşanma davası sürecinde velayeti anne ve babası arasında tam 4 kez değişen 7 yaşındaki çocuk için yapılan danışmanlık ve sağlık tedbiri talebi mahkeme tarafından reddedildi.
4 Yıllık Boşanma Süreci ve Velayet Değişimleri
Nazlı Zeynep A. ve B.C.A. çifti, 2021 yılında ayrılarak karşılıklı boşanma davası açtı. 4 yıl süren boşanma davasının ardından çift, 30 Mayıs’ta resmen boşandı. Ancak bu süreçte en çok etkilenen, çiftin 7 yaşındaki kızları S.D.A. oldu. Mahkeme, dava sürecinde çocuğun geçici velayetini önce anneye, sonra babaya, ardından tekrar anneye ve nihayet boşanma kararıyla birlikte tekrar babaya verdi.
Anne’nin Tedbir Talebi ve Sosyal Hizmetlerin Görüşü
Nazlı Zeynep A., boşandıktan sonra kızıyla sağlıklı görüşme yapamadığını belirterek, haziran ayında Fethiye 1’inci Aile Mahkemesi’ne başvurdu. Anne, avukatı aracılığıyla yaptığı başvuruda, kendisiyle görüşmek istemediğini söyleyen kızının psikolojik durumu ve travma belirtilerinin bilimsel olarak saptanabilmesi için Adli Tıp Kurumu veya uygun bir üniversite hastanesi çocuk psikiyatrisi birimi nezdinde ayrıntılı değerlendirme raporu alınmasını talep etti.
Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü de çocuk için danışmanlık ve sağlık tedbirine ihtiyaç duyulduğu yönünde görüş bildirdi.
Hakimin Çarpıcı Karar Gerekçesi
Fethiye 1’inci Aile Mahkemesi Hakimi Göktürk Sağlam, 8 Ekim’de görülen duruşmada taleplerin reddine karar verdi. Hakim kararında, tarafların boşanma davası dahil olmak üzere velayet düzenlemelerine aykırı davrandığını, 6284 sayılı yasa çerçevesinde onlarca başvuru ve boşanma davasına karar verildikten sonra 5395 sayılı yasa çerçesinde birden fazla başvurunun bulunduğunu belirtti.
Kararda şu ifadelere yer verildi: “Anne ve babanın çocuğun yararını bir köşeye bırakarak aralarındaki savaşta mahkemeyi bir aracı olarak kullanmaya çalıştıkları kanaati oluştuğundan, çocuk hakkında 5395 sayılı yasa çerçesinde bir tedbire gerek olduğuna yönelik tek bir bilimsel verinin sunulmadığı” ifade edildi.
“Anne-Babadan Daha Fazla Hassasiyet Beklemek Garabet”
Hakim kararının en çarpıcı bölümünde şu ifadeler yer aldı: “Ne olursa olsun anne-baba tarafından aykırılıklar ve ayrılıklar bir kenara bırakılarak şu dünyadaki en kıymetli varlık olan çocuğun yararına hareket edilmeksizin mahkeme hakiminden anne-babadan daha fazla hassas davranılmasının beklenilmesinin bir garabet oluşu, kendim de bir hakim ve bir baba olarak çocuğun üstün yararını gözetmeyen ve kavgaya tutuşmuş anne-babanın 5395 sayılı yasa çerçesindeki önlemlerin tamamını serbest iradeleriyle alabilecekken mahkememizden talep edilmesine yönelik taleplerin reddine”
Annenin Çaresizliği ve Hukuk Mücadelesi
Nazlı Zeynep A., kızı ile aylardır görüşemediğini belirterek yaşadığı çaresizliği şu sözlerle ifade etti: “Kızım velayet davası sonucunda mahkeme tarafından dinlenmedi, kızım eğer o gün mahkeme huzurunda dinlenmiş olsaydı, çok çok önemli şeyler söyleyecekti. Velayet tesliminden 2 gün sonra bayramda çocuğumu görme hakkım vardı. Göremedim.”
Anne, hakimden beklentisini ise şöyle açıkladı: “Bir aile hakiminin çocuğun tarafında olması gerekiyor. Benim tarafımda olmasın, babanın tarafında olmasın, benim çocuğumun tarafında olmasını istedim ben hakimden. 8 yaşındaki bir çocuğun anne bakımına ihtiyacı var. Dolayısıyla şu anda geldiğimiz noktada hakim hiçbir şekilde çocuğumu korumuyor. Çocuğumun güvende olduğuna inanmıyorum.”
Avukatın Hukuki Değerlendirmesi
Nazlı Zeynep A.’nın avukatı Meltem Banko, kararın hukuka aykırı olduğunu belirterek şu açıklamayı yaptı: “Gerek Muğla Valiliği, gerek Fethiye Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü çocukla ilgili danışmanlık tedbirinin uygulanmasını talep etmişken aile mahkemesi böyle bir tedbire gerek yok şeklinde karar verdi. Çocuğun ebeveynler arasında yıprandığı yazılıyor kararda. Biz Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın konuya müdahale olmasını istiyoruz.”
Avukat Banko, “Bu çocuğun sosyal hizmetler tarafından ivedilikle koruma altına alınması gerektiğini ve ilgili tedbirlerin de sosyal hizmetler bünyesine verilmesini talep ediyoruz. Son verilen bu kararın da hukuka aykırı olduğunu düşünüyoruz” diyerek hukuki mücadelelerinin devam edeceğini belirtti.
Çocuğun Psikolojisi ve Geleceği Endişesi
Olay, Türkiye’deki aile mahkemelerinde yaşanan velayet davalarında çocukların psikolojik durumlarının nasıl değerlendirildiği konusunu yeniden gündeme getirdi. Velayeti 4 kez değişen çocuğun psikolojik durumu ve geleceği konusunda uzmanlar endişelerini dile getirirken, aile mahkemelerinin çocuk merkezli karar verme zorunluluğu bir kez daha tartışma konusu oldu.