Romanya’daki Türk sivil toplum kuruluşları ve mesleki teşkilatlar, tarihi bir buluşmaya imza atarak tek çatı altında birleşme kararı aldı. Romanya – Türkiye Ticaret ve Sanayi Odası’nın 30. yıl kutlamaları kapsamında Bükreş Parlamento Sarayı’nda düzenlediği görkemli etkinlik, diplomatik ve kültürel bir gece olmanın ötesinde, kurumsal bir dönüm noktasına sahne oldu.

Tarihi Mutabakat: Tek Ses, Tek Çatı
Romanya’da faaliyet gösteren Türk STK’larının temsilcileri, ilk kez bu ölçekte ve resmiyette Dr. Tamer Atalay’ın ev sahipliğinde tek masa etrafında bir araya geldi. Toplantıda tüm katılımcı kuruluşlar, Türk toplumunun geleceği için kritik dört hedef üzerinde tam mutabakata vardı:
- Romanya’daki Türk toplumunun daha etkin temsil edilmesi
- Kurumsal gücün artırılması ve koordinasyonun sağlanması
- Tek ses, tek çatı ile daha güçlü bir görünürlük oluşturulması
- Gelecek nesillere güçlü kurumlar bırakılması
Bu hedefler doğrultusunda, Romanya’daki Türk toplumu için ortak bir Birlik Deklarasyonu hazırlanması kararlaştırıldı.

Bakan Bolat’tan Tam Destek
Etkinliğe katılarak STK temsilcileriyle bir araya gelen Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, bu güç birliği girişimini memnuniyetle karşıladı. Bakan Bolat, yaptığı değerlendirmede, “Romanya’daki Türk toplumunun güçlü bir çatı altında birleşmesi, iki ülke arasındaki ekonomik ve kültürel ilişkileri daha da ileriye taşıyacaktır” ifadelerini kullandı.
“Yıllardır Hayalini Kuruyorduk”
Romanya – Türkiye Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dr. Tamer Atalay, tarihi buluşmanın ardından duygu ve düşüncelerini paylaştı. Atalay, “Yıllardır hayalini kurduğumuz birlik ruhunun bu kadar güçlü bir şekilde ortaya çıkması hepimiz için gurur verici. Romanya’daki Türk toplumu artık daha güçlü, daha örgütlü ve daha görünür olacak” dedi.

Bu tarihi adımın, yalnızca Romanya’daki Türk diasporasının iç dayanışmasını güçlendirmekle kalmayıp, aynı zamanda Türkiye ile Romanya arasındaki ikili ilişkilerin sivil toplum ayağını da güçlendirmesi bekleniyor. Ortak çatı altında koordineli hareket edecek STK’ların, iki ülke arasındaki ticari, kültürel ve sosyal köprülerin inşasına önemli katkılar sunması öngörülüyor.
