Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı bütçe sunumunda, terörle mücadele konusunda net ve kararlı mesajlar verdi. Güler, “Ülkemiz hangi isim altında olursa olsun güvenliğimizi ve bölgedeki huzuru tehlikeye atacak hiçbir terör yapılanmasının devamına izin vermeyecektir” dedi.

“Terörsüz Türkiye Süreci ve PKK’nın Fesih Çağrısı”
Bakan Güler, ‘Terörsüz Türkiye’ sürecinin sağlıklı ilerlemesi için terör örgütü PKK ve iltisaklı tüm grupların fesih kararına uyması gerektiğini vurguladı. Güler, “Terör örgütü PKK ve iltisaklı tüm gruplar fesih kararına uyarak, başta Suriye olmak üzere, bulundukları tüm bölgelerde derhal terör faaliyetlerine son vermeli ve koşulsuz olarak silahlarını teslim etmelidirler” ifadelerini kullandı.
YPG/SDG’ye Yönelik Uyarı ve Bölgesel Tehdit Değerlendirmesi
Güler, son dönemdeki bazı açıklamaların ve uluslararası medya analizlerinin, YPG/SDG terör örgütünün bölgesel aktörler tarafından bir aparat olarak kullanılmaya çalışıldığını gösterdiğini belirtti. Bu durumun yalnızca Suriye için değil, Türkiye’nin milli güvenliğine yönelik de doğrudan bir tehdit oluşturduğunu kaydetti. Bakan Güler, “Terörsüz Türkiye hedefimizin kalıcı biçimde tesis edilmesi için Suriye’deki silahlı unsurların merkezi yönetime hızlı bir şekilde entegre olması zorunludur” dedi.
Sahadaki Gelişmeler ve Alınan Tedbirler
Milli Savunma Bakanı, Türkiye’nin hangi isim altında olursa olsun güvenliği ve bölgedeki huzuru tehlikeye atacak hiçbir terör yapılanmasına izin vermeyeceğini tekrarlayarak, “Halihazırda sahadaki gelişmeleri dikkatle izliyor, tüm tedbirlerimizi her zamanki hassasiyetimizle almaya devam ediyoruz” açıklamasını yaptı.
Türkiye’nin Sınır Güvenliği ve NATO’daki Rolü
Bakan Güler konuşmasında, Türkiye’nin sınır güvenliğinin dünya standartlarında bir şemsiyeye kavuştuğunu ve bu modelin pek çok NATO ve bölge ülkesi tarafından örnek alındığını belirtti. Türkiye’nin NATO’nun ikinci büyük ordusu olarak sorumluluklarını yerine getirdiğini ve savunma harcamalarında yüzde 2 hedefini aşarak yüzde 5 hedefine doğru ilerlediğini ifade etti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde yürütülen diplomasi neticesinde 2026 NATO Zirvesi’nin Ankara’da düzenlenecek olmasının, ülkenin ittifak içindeki güvenilirliğini ortaya koyduğunu vurguladı.
Bölgesel ve Uluslararası Konulara İlişkin Değerlendirmeler
Bakan Güler, Karadeniz’de Montrö Sözleşmesi’nin titizlikle uygulandığını ve Türkiye’nin bölgede denge, istikrar ve barışın tesisinde kilit aktörlerden biri olduğunu söyledi. Rusya-Ukrayna savaşının sona ermesi ve ateşkesin tesis edilmesine yönelik Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğindeki çabaları desteklediklerini belirtti.
Ayrıca, Türkiye’nin Gazze’de ulaşılan kalıcı ateşkesin mimarları arasında yer aldığını ve barışı temin edecek her adımda sorumluluk almaya hazır olduğunu ifade etti. Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki olumlu ilerlemeleri memnuniyetle takip ettiklerini ve sürecin sürdürülebilir şekilde sonuçlandırılmasına yönelik her türlü katkıya hazır olduklarını dile getirdi.
Savunma Sanayii ve Milli Projeler
Bakan Güler, yerli, milli ve modern savunma sanayinin ordunun caydırıcılığını artıran bir milli güç çarpanı olduğunu vurguladı. Milli uçak gemisi çalışmalarına başlandığını, TF-2000 hava savunma harbi muhribinin ve milli denizaltının ilk blok inşalarına başlandığını açıkladı. Yerli ve milli savaş uçakları KAAN, HÜRJET, KIZIL ELMA ve ANKA-3 projelerinden bahseden Güler, KIZIL ELMA’nın yerli radar MURAD ve GÖKDOĞAN füzesiyle jet motorlu bir hava hedefini imha eden ilk insansız savaş uçağı olduğunu hatırlatarak, bu başarının hava üstünlüğü vizyonlarının bir yansıması olduğunu söyledi.
