Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Milletimizin huzuru ve çocuklarımızın daha güvenli bir geleceğe kavuşması için terörsüz Türkiye hedefiyle kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz” dedi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Erzin ve Samandağ ilçelerine yapılacak adalet saraylarının temel atma töreni için Hatay’a geldi. Erzin ilçesinde düzenlenen törene, Hatay Valisi Mustafa Masatlı, AK Parti Hatay milletvekilleri Kemal Karahan ve Hüseyin Yayman ile kent protokolü katıldı.
Bakan Tunç, 6 Şubat depremlerinden bu yana açılan davaların yüzde 75’inin tamamlandığını belirterek, “Deprem bölgesinde idari yargıda toplam 109 bin 477 dava açıldı. Bu oldukça önemli bir sayı. Aldığımız tedbirler sayesinde bu davaların yaklaşık yüzde 75’i, yani 75 bin 975’i karara bağlandı. Bu neden önemli? Çünkü bazı vatandaşlarımız, ‘Binam ağır hasarlı değil, yıkılmasını istemiyorum’ ya da ‘Binam hasarlı, yıkılması gerekiyor, güvende değilim’ diyerek tereddütlerini dile getiriyor. Önceki tespitlerin aceleyle yapılmış ve hatalı olabileceğini düşünen vatandaşlarımız doğal olarak yargıya başvuruyor. Açılan davalarda yeniden keşif, bilirkişi incelemeleri gibi detaylı yargı süreçleri işletiliyor. Bu süreç sonucunda 109 bin 477 davadan 75 bin 975’i karara bağlandı. Eğer yıkılması gerekiyorsa yıkım gerçekleştiriliyor; yıkılmaması gerekiyorsa vatandaşımız güvenle binasına yerleşebiliyor. Öte yandan, sadece ağır hasar tespiti ve yıkımla ilgili olarak 11 ilde açılan 41 bin 981 davanın 37 bin 291’i, yani yüzde 89’u sonuçlandırıldı. Kalan davaların da hızlıca sonuçlandırılması için çalışmalarımız sürüyor” dedi.
HATAY’I AFETLERE DİRENÇLİ BİR ŞEHİR HALİNE GETİRECEĞİZ
Bakan Tunç, Hatay’ın daha güçlü, daha kaliteli ve afetlere dirençli bir şehir hale getirilmesi için çalıştıklarını aktardı. Tunç, “‘Adalet, mülkün temelidir’ diyoruz. Adalet, toplumsal barışın ve huzurun teminatıdır. Adalet, herkese hakkı olanı vermek, hakkın sesini duyurabilmektir. Bu adaletin tecellisi için görev yapan tarafsız ve bağımsız yargımızın; hakimin, savcının, savunmayı temsil eden avukatlarımızın ve yargı hizmeti alan vatandaşlarımızın adaletin vakarına uygun binalarda hizmet alması gerekir. İşte bu yüzden, içinde saray olmamasına rağmen bu yapılara ‘adalet sarayı’ deniyor. Bugün de Erzin ve Samandağ’da inşa edilecek adalet binalarının mimari projelerine baktığımızda, bölgelere yakışacak güzellikte yapılar olduğunu görüyoruz. İnşallah bu güzel hizmet binalarını bölgemize kazandıracağız. Bulunduğumuz bölge, güzel bir kamu kampüsüne dönüşüyor. Karşımızda hükümet konağı, emniyet binası, Bunların tamamı deprem sonrasında inşa edilen yapılar. Böylece Hatay’ımızın tüm ilçelerinde kamu binaları yenilenmiş oluyor. Bu fırsatı en iyi şekilde değerlendirerek, şehirlerimizi eskisinden daha kaliteli, daha güçlü ve afetlere karşı daha dirençli hale getirmiş olacağız” diye konuştu.
BU YÜRÜYÜŞÜN ÖNÜNDE KİMSE DURAMAYACAK
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Türkiye’nin çok kritik bir dönemden geçtiğini belirterek, şöyle devam etti:
“Bazı televizyon kanallarında, ceza, adalet sistemiyle ilgili olarak hazırlamış olduğumuz taslak hakkında dezenformasyon amaçlı paylaşımlar yapılmaktadır. Bu tür iddialara kesinlikle inanmayın. Örneğin, ‘8 yıl ceza alan biriyle aynı anda tahliye olacakmış’ deniliyor, böyle bir şey yok. ’12 yıl ceza alan biri 9 ayda çıkacakmış’, bu da tamamen asılsız. Bu tür iddialar nereden çıkarılıyor, anlamak mümkün değil. Özellikle infaz sistemiyle ilgili olarak toplumdan ve uygulamadan gelen talepler doğrultusunda bazı düzenleme hazırlıklarımız var. Ancak bu düzenlemeleri karalamaya, vatandaşta yanlış algı yaratmaya ve halkı yanıltıcı bilgilerle provoke etmeye yönelik yayınlar yapılmaktadır. Bu tür yayınlara kesinlikle itibar etmeyiniz. Biz, milletimiz için ne gerekiyorsa onu yapacağız. Ülkemizin huzuru ve güvenliği için çok kritik bir noktadayız. İnşallah, milletimizin huzuru ve çocuklarımızın daha güvenli bir geleceğe kavuşması için Terörsüz Türkiye hedefiyle kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz. 40 yıldır ülkemizi sıkıntıya sokan, gelişmemizi ve kalkınmamızı engelleyen terörle mücadelede tarihi bir eşikteyiz. Sayın Bahçeli’nin Ahlat’ta yaptığı iç cephe vurgusunun ardından grup konuşmasında yaptığı çağrı ve sonrasındaki çabalar, terör örgütünün kendini feshetmesiyle sonuçlandı. Bu süreçten sonra hepimize büyük sorumluluklar düşüyor. Millet olarak birlik ve beraberliğimizi daha da kuvvetlendirerek yolumuza devam edeceğiz. Etnik kökeni ne olursa olsun, hepimiz kardeşiz. Bu kardeşliğimizi güçlendirerek, Türkiye’yi dünyanın en güçlü ülkelerinden biri haline getireceğiz. Bu yürüyüşün önünde kimse duramayacak. Özellikle kullandığımız dil ve ifadeler bakımından herkese çok önemli görevler düşüyor. Bu süreci zehirleyecek bir dil kullananlara prim vermeyeceğiz. Bu süreci sabote etmek isteyenlere karşı uyanık olacağız.”
Konuşmasının ardından Tunç, telekonferans yoluyla Samandağ ilçesine bağlanarak adalet saraylarının temelini attı.