Nöbetçi Eczaneler
Bolu Otel Yangını Davasında Mütalaa Değişikliği Aileleri Yaraladı
Bolu’da 78 kişinin hayatını kaybettiği otel yangını davasının 3’üncü duruşmasının 2’nci gününde, mütalaada yapılan değişiklik mağdur aileleri derinden yaraladı. İddianamede 13 kişi hakkında istenen olası kast suçlaması, mütalaada 7 kişiye düşürüldü.
“İkinci Kez Aynı Acıyı Yaşıyoruz”
Yangında oğlu Ömür Kotan’ı (18) kaybeden Zeynep Kotan, mahkeme salonu dışında yaptığı açıklamada duygu dolu anlar yaşadı. Kotan, “Biliyorsunuz müştekiler ve müşteki vekillerini dinlemeye devam ediyor mahkeme şu anda. Biz, geçen duruşmadaki savcılığın verdiği mütalaaya olan itirazlarımızı dile getiriyoruz. İddianamede 13 kişi hakkında olası kast istenirken, mütalaada bu sayı 7’ye düşürülmüş durumda” dedi.
Yönetim Kurulu Üyelerinin Suçu Hafifletildi
Olası kasttan bilinçli taksire indirilenler arasında otelin Yönetim Kurulu Başkan Vekili Emine Ergül, Elif Aras ve Ceyda Hacıbekiroğlu’nun da bulunduğunu belirten Kotan, “Bu durum bizi gerçekten çok yaralıyor. Yani ikinci kez aynı şeyleri yaşamak zorunda kalıyoruz. Aynı şeyleri tekrar tekrar anlatmak durumundayız” ifadelerini kullandı.
Yangın Anındaki Kaçış Görüntüleri Unutulmuyor
Zeynep Kotan, yangın sırasında yaşananları şu sözlerle anlattı: “Yönetim kurulu üyesi Elif Aras’ın ve genel müdür eşi Emir Aras’ın çocuklarını giydirip, maskelerini takıp, botlarını giydirerek parmak uçlarında kaçış manzarası hala gözümüzün önünde. Onlar bu şekilde kaçarken bizim canlarımız o sırada uyuyordu, uyanamamıştı belki. Uyandıktan sonra da her şey çok geç olmuştu.”
Delil Karartma İddiaları
Kotan, dosyaya eklenen yeni delillerin sorumlulukları artırdığını vurgulayarak, “Gerek o anda gerek öncesinde yaptıkları davranışlarla delil karartmaların olduğu, personel ifadeleri üzerinde baskı kurulduğu, ‘Üç maymunu oynayın’ gibi mesajların gönderildiği ortaya çıktı. Bunların hepsi, sorumluluklarını artıran deliller” dedi.
“Torunumun Tableti Yandı” Sözleri Kan Dondurdu
Otelin yönetim kurulu üyesi Emine Ergül’ün yangın sonrası, ‘Bizim torunun tableti ve elbiseleri yandı. Çok üzülüyor çocuk’ ifadelerini kullandığı iddiasına tepki gösteren Kotan, “Ne denebilir ki? Kanımız donuyor. Bunlar, işin içinde olmayan bir insanın bile kanını dondurur. Düşünün, bizim çocuklarımız orada öldüler. Orada ya nefessiz kalarak ya yanarak ya atlayarak ölümlerden ölüm beğenirken, ‘torunumun tableti yandı’ deniyor” şeklinde konuştu.
“Organize Kötülük Var”
Kotan, savcılığın mütalaasında sanıkların suçlarının hafifletilmesine anlam veremediğini belirterek, “Bu insanlar suçlu ve mütalaada suçlarının bu şekilde indirilmiş olmasını anlamıyoruz. Burada, Abdurrahman Bey’in de söylediği gibi, organize bir kötülük var. Hepsi organize bir şekilde çalışmışlar” ifadelerini kullandı.
Son Çağrı: “Artık Bu İşkence Bitsin”
Zeynep Kotan, mahkeme heyetine son çağrısını şu sözlerle yaptı: “Artık bunun sona ermesini, bize daha fazla bu işkenceyi yapmamalarını istiyoruz. Aramızda yaşı ilerlemiş, çocuklarını, torunlarını, tüm ailesini yitirmiş insanlar var. Bu insanlar artık bunu yaşamasın. Artık buradan öyle bir karar çıksın ki biz de evlerimize dönüp yasımızı yaşayabilelim istiyoruz. Çünkü biz hala bunu yapamadık.”