TBMM’de Tarihi Çağrı: Barış Sürecinde Kritik Adımlar İsteniyor
DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında Kürt sorununun çözümüne ilişkin tarihi bir çağrıda bulundu. Koçyiğit, siyasetin sorumluluk alması gerektiğini vurgulayarak, “Öcalan’ın, her seferinde çözümün adresi olarak parlamentoyu, siyasi ve hukuki zemini işaret etmesinin altını çizmemiz gerekiyor. Siyaset sorumluluk almalı ve sürecin hukuki gerekliliklerini yerine getirecek adımları hızlı bir şekilde atmalıdır” dedi.
Barış Anneleri’nin Mücadelesi Komisyona Işık Tutacak
Koçyiğit, TBMM Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun çalışmaları hakkında önemli açıklamalar yaptı. “Bugün komisyon toplantısında Barış Anneleri, Cumartesi Anneleri, insan hakları dernekleri gibi kurumlar dinlenecek. Bu anlamıyla özellikle Barış Anneleri açısından şunun altını çizmek gerekiyor; evlatlarını yitirdikleri halde yıllardır beyaz tülbentleriyle barış mücadelesinde ısrarcı oldular, bir an olsun barış mücadelesinden geri adım atmamış, çatışmalı sürecin son bulması için her türlü fedakarlığı ve çağrıyı yaptılar. Bu konuda en büyük acıyı yaşamış olmalarına rağmen en büyük direnci, barış mücadelesini yürütmüş kesimlerden birisini oluşturuyor. O anlamıyla onların barış mücadelesi, komisyonun çalışmalarına ışık tutacak, katkı sunacak” ifadelerini kullandı.
Tarihi Eşikler ve Öcalan’ın Rolü
Komisyona davet edilen insan hakları derneklerinin yaptığı çalışmalardan bahseden Koçyiğit, süreçle ilgili yaşanan gelişmeleri aktardı. Koçyiğit, “Türkiye kamuoyundaki bazı tartışmaları gerçekten dikkatle takip ediyoruz ve anlamakta zorlanıyoruz. Sanki süreç içerisinde adımlar atılmamış gibi bir tablo çizilmeye çalışılıyor. Sanki Öcalan’ın 27 Şubat çağrısı yok, çağrısı örgütte karşılık bulmamış, 5-7 Mayıs tarihlerinde örgüt karar almamış, 11 Temmuz tarihinde silahları imha töreni yapılmamış gibi bir atmosfer yaratılmaya ve bütün bu hakikatin üstü örtülerek bazı tartışmalar yürütülüyor” dedi.
Hukuki Düzenlemeler ve Diyalog Çağrısı
Koçyiğit, komisyonun kamu kurum kuruluşları ile sivil toplum kuruluşları ve akademisyenleri dinlemesinin ardından silah bırakan PKK mensuplarının hukuki statüsü, siyasi ve sosyal hayata katılımları için yasal düzenlemelerin tartışılması gerektiğini belirtti. Ayrıca, “Komisyon toplumsal kesimleri, mağdurları, sivil toplum kuruluşlarını, farklı siyasi yapılardan kişileri, akademisyenleri dinlediği gibi bu süreci yürüten, öncüsü olan, bağlayıcı kararları alan Kürt tarafı açısından Öcalan’ın görüş ve önerilerine başvurulması için diyalog kurulmalıdır” şeklinde konuştu.
Provokasyon Uyarısı ve Güvenlik Tedbirleri
TBMM önünde dün bir kişinin otomobilini yakmasına ilişkin soru üzerine Koçyiğit, şu uyarılarda bulundu: “Beyaz Toros mevzusu ile ilgili dün Meclis Başkanı bir açıklama yaptı. İçişleri Bakanının resmi olarak yaptığı açıklama var, farklı bir bilgiye sahip değiliz. Ancak şunu bilmemiz gerekiyor, bu sürecin sağlıklı yürümesi gerekiyor. Bunun için de süreç uzun bir zamana yayılmamalı. Zamana yayılan her şey provokasyonlara ve sabotajlara açık hale geliyor. Bu ülkede çözüm isteyenler kadar istemeyenlerin de olduğunu iyi biliyoruz. Herkesin bu konuda uyanık olması, duyarlı davranması gerekiyor. Tabii ki en önemli sorumluluk hükümete, İçişleri Bakanlığı’na, güvenlik bürokrasisine düşüyor. Bu konuda önleyici tedbir alma sorumluluğu da onlardadır.”