İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, TBMM’de yeni yasama yılı açılışında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın siyasi parti liderleriyle yaptığı görüşmeye katılmasına ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu.
“Yadırganacak Bir Şey Yok”
Dervişoğlu, hayatını kaybeden eski milletvekili Ökkeş Şendiller için TBMM’de düzenlenen cenaze töreninin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlarken, “Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Cumhurbaşkanıyla, TBMM’de bulunan siyasi partilerin genel başkanlarıyla görüşmenin yadırganacak bir şeyi yok” dedi.
Spekülasyonlara Yanıt
Dervişoğlu, görüşmeyle ilgili medyada çıkan spekülasyonlara şu sözlerle yanıt verdi: “Biliyorsunuz ben burnumdan bir ameliyat geçirdim. Daha önce bacağımdan by-pass ameliyatı olmuştum. Biz ameliyat olurken her tarafa haber vermiyoruz. Sayın Cumhurbaşkanının bilgisi yokmuş, Cumhurbaşkanı durumumdan haberdar olmadığı için bana, ‘Geçmiş olsun’ demek istemiş.”
“Zirve Değil, Zırva”
İYİ Parti Genel Başkanı, görüşmeyle ilgili medyada çıkan “zirve” yorumlarına ise oldukça sert tepki gösterdi: “Meclis Başkanının genel kurul salonunun arkasındaki odada bütün siyasi partiler ve onlarca milletvekilinin arasında birbirimize ‘geçmiş olsun’ dileklerimizi ilettik. Ancak gece televizyonları izledim, ‘Zirve’ deniliyor. Eğer böyle bir görüşmeye, ‘Zirve’ deniyorsa bunun adı zırvadır ve bu Türk siyasetinde olmaması gereken bir şeydir.”
Medeni İlişkilerin Önemi
Dervişoğlu, siyasi liderler arasındaki ilişkilerin önemine dikkat çekerek şunları söyledi: “Ben Sayın Cumhurbaşkanı ve bütün siyasi partilerin genel başkanlarıyla elbette ki medeni ölçüler çerçevesinde görüşebilirim. Bütün siyasi liderler de bunu yapmalıdır. Ayrıca Türk siyasetindeki kutuplaşmadan rahatsız olduğumuzu hepimiz ifade ediyoruz. Bu kabil törenler hem o kutuplaşma ile alakalı olumsuzlukları ortadan kaldırır, hem de siyasi tansiyonu düşürür.”
Siyasi İkbal Arayanlara Mesaj
Dervişoğlu, konuşmasını şu sözlerle tamamladı: “Bunu ‘Cumhurbaşkanı ile görüştü’ şeklinde organize edenler elbette ki var, istifade etmeye çalışanlar varlar ve hep olacaklar. Ancak bunların bize bir faydası yok. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Cumhurbaşkanıyla, TBMM’de bulunan siyasi partilerin genel başkanlarıyla görüşmenin yadırganacak bir şeyi yok. Fikirlerinizi değiştirmedikten, kendinizi pazarlamaya kalkışmadıktan sonra bunlar olağan şeylerdir. Ama böyle ortamlardan kendilerine siyasi ikbal ve istikbal arandığına dair bir kanaat eğer siyasete hakim kılınmak isteniyorsa şayet, biz ona gelmeyiz. Herkes de bunu böyle bilsin.”