Tarihi Konak Kültürel Mirasa Kazandırıldı
Trabzon’un Sürmene ilçesinde 1840’lı yıllarda inşa edilen ve çok sayıda asker, siyasetçi ve bürokrat yetiştiren tarihi konak, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından restore edilerek kültürel mirasa kazandırıldı. Osmanlı döneminin sonlarında karargah olarak da kullanılan konak, ailenin torunlarından iş insanı Alaattin İlyas Saral’ın girişimiyle annesi Zekiye Yeter Saral’ın anısına müze ve kitaplığa dönüştürüldü.

Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Tanıklık Eden Konak
Baştımar Mahallesi’ndeki Kastel Deresi üzerinde 1840’lı yıllarda Ahmet Hacıyakupoğlu tarafından yaptırılan 2 katlı konak, zamanla hasar görüp bakımsız kalmıştı. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından aslına uygun şekilde restore edilen taş ve ahşap mimarinin birleştiği konak, ‘Baştımar Aile Müzesi’ adını aldı.

Ücretsiz Ziyaret ve Çok Dilli Hizmet
185 yıllık konakta doğan, büyüyen ve yaşayan isimlerin hayat biçimleri, karakterleri ile eğitimlerinin ön plana çıkarıldığı müzede ziyaretçiler, konusunda uzman akademisyenlerin Cumhurbaşkanlığı devlet arşivlerine, konağın tarihine dair hatıralara, vesikalıklara ve Yakuboğlu ailesinin bireylerine dair biyografilerini inceleyebiliyor. Müze Türkçe, İngilizce ve Rusça dilleriyle hazırlanan tanıtım filmleriyle ücretsiz olarak gezilebiliyor.

Ziyaretçilerden Yoğun İlgi ve Takdir
Tarihi konağı ziyaret eden İhsan Hacıbektaşoğlu, “Gerçekten bölgemizin tarihi birikimi ve dokusunu merak eden insanlardanım. Sürmene’deki bu konak harabe gibiydi. Buradan her geçtiğimizde hakikaten içimiz acırdı. Kültür ve Turizm Bakanlığı ve iş insanı Alaattin Saral’ın çabalarıyla burası yeniden ayağa kaldırılarak müze haline getirildi. Çok mutlu ve memnun olduk. Doğu Karadeniz’in kültürel yapısının ayağa kaldırılması çok anlamlı” dedi.

Tarihe Sahip Çıkmanın Önemi Vurgulandı
Yakuboğlu ailesine ait tarihi resimlerin kendisini duygulandırdığını ifade eden Cemile Hacıbektaşoğlu, “Burayı gezmek çok güzel. Gezerken eskilere gidiyorsun. Alaattin Bey’in böyle bir işi yapması çok hoşumuza gitti. Annesinin de fotoğrafı var burada. Tarihten resimler ve isimler beni çok duygulandırdı. Harika olmuş. Bundan iyisi olamazdı, tarihe sahip çıkmak lazım” ifadelerini kullandı.

Savaş Görmüş Ama Zarar Görmemiş Bir Yapı
Halil Küçükakyüz, Rus işgali sırasında askerlerin tarihi konağa kıyamadığını düşündüğünü belirterek, “Böyle bir kültürel varlığın bu zaman kadar taşınabilmesi çok önemli. Burası Karadeniz kültürünün yapı taşlarından bir tanesidir. Restore edilmesi ve akabinde Sayın Saral’ın burayı müze haline çevirmesi insanlık adına çok güzel bir iş. Bu mimari yapı savaş görmüş ama zarar görmemiş” diye konuştu.

Kültürel Mirasın Yaşatılması
Aile müzesinin önemine dikkat çeken Ahmet Faik Altun, “Ahmet Ağa Konağı ve hemen karşıdaki Memiş Ağa Konağı iki kardeşin konaklarıdır. Bu konak, Alaattin İlyas Saral’ın annesinin doğduğu konaktır. Bu vesileyle Alaattin Bey, burayı annesinin ve ailesinin adına müze haline getirdi. Kültürel mirasın yaşatılması çokça önemli. Konağı karış karış gezerken derinlere dalıyorsunuz. Muhteşem olmuş” dedi.



