Erzurum’da Sanat ve İslam Temalı Uluslararası Kongre Başladı
Erzurum Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bünyamin Aydemir, Amerika’da bir film ve dizi yayın platformunun soykırımcı İsrail’i mağdur ve kahraman olarak gösterdiği hikayelerden oluşan diziyi gösterime soktuğunu açıkladı.

Sanatın Manipülasyon Gücüne Dikkat Çekti
Sanatın kitleler üzerinde çok önemli ve değerli etkileme gücü olduğunu ifade eden Prof. Dr. Aydemir, “Onların kendilerini aklamak için sanata harcadıkları emeğin yüzde birini biz harcamıyoruz. Sanat bizlere, Müslümanlara, İslam coğrafyasına, ekmek kadar, su kadar gereklidir” dedi.

‘Red Alert’ Dizisi ve Siyonist Propaganda
Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi ile İslam Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi (IRCICA) iş birliğinde düzenlenen ‘Sanatta İslam, İslam’da Sanat’ temalı uluslararası kongrenin açılışında konuşan Prof. Dr. Aydemir, Amerika’daki bir platformun 7 Ekim 2025 itibarıyla ‘Red Alert’ isimli diziyi gösterime soktuğunu belirtti.
Dizinin, soykırımcıların soykırımı henüz sona erdirmeden kendilerini mağdur ve kahraman olarak gösterdiği ve soykırımın meşrulaştırıldığı hikayelerden oluştuğunu kaydeden Prof. Dr. Aydemir, İsrail ve Siyonist lobilerin kendilerini mazlum, mağdur, kurban ve kahraman olarak servis edebilecekleri Hollywood yapımlarını piyasaya sürmeye başladıklarını ifade etti.

Sanatın Gücü ve Hakikat Mücadelesi
Sanatın kitleler üzerinde çok önemli ve değerli etkileme gücü olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Aydemir, şunları söyledi:
“Siyonizmin ve kapitalist hegemonyanın sanatı en etkin şekilde kullanan güç odakları olduğunu çok rahatlıkla söyleyebiliriz. Edebiyattan sinemaya, tiyatrodan plastik sanatlara, sanatın her alanında Siyonist ve kapitalist güç odakları on yıllardır hep kendi hikayelerini bizlere anlatıp dururlar.”

Gerçek Rakamlarla Vahşet
Prof. Dr. Aydemir, açıklamasının devamında şu çarpıcı ifadeleri kullandı:
“İnandırmak istediklerine inandırdılar bizleri, göstermek istediklerini gösterip, söylemek istediklerini söylediler. On yıllardır Siyonizm sanat yoluyla dünya halklarına hep kendini anlattı, hep kendi doğrularını dayattı. Piyasaya sürdükleri filmlerle, dizilerle, romanlarla, şiirlerle, resimlerle, heykellerle, tiyatro oyunlarıyla kendisini hep haklı, masum ve mağdur göstererek kitleleri manipüle etti.”
“Hepimiz Siyonizmin hakikatleri ters yüz eden hikayeleriyle büyüdük, hala o hikayelere maruz kalıyoruz. Oysa hakikat başka. Sadece 2 yılda resmi rakamlara göre 70 bin, gerçek rakamlara göre 186 bin insan katlediliyor, bunun beşte üçü çocuk, bebek ve kadın. Bizler hala filmlerle, belgesellerle, romanlarla, tiyatrolarla, şiirlerle bu vahşilerin ne kadar masum ve mazlum oldukları masallarına inandırılıyoruz.”

Hakikati Anlatma Davası
Prof. Dr. Aydemir, sözlerini şöyle tamamladı:
“Onların kendilerini aklamak için sanata harcadıkları emeğin yüzde birini biz harcamıyoruz. Bu bir yaradır. Bu bir hakikati anlatma davasıdır. Bu davaya herkesin kendi alanında ve kendi çapında hizmet etmesi insanlık borcudur. Esad Taha’nın söylediği gibi, hikayeler tarihi belgelerden daha etkilidir. Bugün şu gerçeği artık daha net görebilmekteyiz: Sanat bizlere, Müslümanlara, İslam coğrafyasına, ekmek kadar, su kadar gereklidir. Biz Müslümanlar sanata ekmek kadar, su kadar muhtacız.”
Uluslararası Katılımlı Kongre
IRCICA Direktörü Prof. Dr. Mahmud Erol Kılıç ile İslam Alimleri Vakfı Başkanı Prof. Dr. Nasrullah Hacımüftüoğlu ve Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu’nun açılışına katıldıkları kongre, 3 gün sürecek. Türkiye’nin farklı üniversitelerinden ilim insanlarının yanı sıra Fransa, İsveç, Malezya, Fas, İran, Azerbaycan, Bosna Hersek, Mısır, Katar ve Endonezya gibi birçok ülkeden seçkin sanatçı, araştırmacı ve akademisyenler yüz yüze ya da çevrim içi oturumlarla kongreye bildiri sunacak.
