Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Eğitim Gücü-Sen’den MEB Bütçesi İçin Çarpıcı Uyarı: ‘Eğitim Çalışanları Yoksulluk Sınırının Altında Eziliyor’

Eğitim Gücü-Sen Genel Başkanı Oğuz Özat, MEB 2026 bütçesi hakkında çarpıcı açıklamalar yaptı. Eğitim çalışanlarının yoksulluk sınırı altında ezildiğini belirten Özat, acil önlem taleplerini sıraladı.

Eğitim Gücü-Sen Genel Başkanı

Eğitim ve Bilim Gücü Dayanışma Sendikası (Eğitim Gücü-Sen) Genel Başkanı Oğuz Özat, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülecek olan Milli Eğitim Bakanlığı 2026 yılı bütçesi hakkında kritik açıklamalarda bulundu. Özat, “Millî Eğitim Bakanlığı 2026 yılı bütçesi, eğitim çalışanının emeğini, öğrencinin hakkını, okulun ihtiyaçlarını gerçek anlamda karşılayacak şekilde yeniden düzenlenmelidir. Eğitim Gücü-Sen olarak, öğrencilerimizin ve tüm eğitim çalışanlarının refahını savunmayı kararlılıkla sürdüreceğiz” dedi.

Eğitim Çalışanlarının Mali Haklarındaki Kritik Talepler

Eğitim Gücü-Sen Genel Başkanı Oğuz Özat, sendikanın Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunduğu tekliflerde yer alan maddeleri şu sözlerle açıkladı: “Eğitim çalışanı maaşları yoksulluk sınırının üstüne çıkarılmalı. Başöğretmen-uzman öğretmen tazminatları maaşlara doğrudan yansıtılmalı. Ek gösterge yeni başlayan eğitim çalışanı için 3600, birinci dereceye ulaşanlar için 4400 olmalı. Vergi dilimi yüzde 10 ile sabitlenmeli. Ek ders ve maaş katsayıları, enflasyon ve geçim koşullarına göre güncellenmeli.”

Öğretmen Akademileri Uygulamasına Eleştiri

Özat, 2026’da hayata geçirilecek Öğretmen Akademileri uygulaması ile ilgili olarak, “Akademiler, eğitim çalışanlarının mesleki gelişimini destekleyecek bir fırsat olabilir ancak bütçesi, MEB’in diğer harcama kalemlerinden kesilmemelidir. Akademide eğitim gören eğitim çalışanı adaylarının 27 bin TL maaşla geçinmesi mümkün değildir. Eşit işe eşit ücret ilkesi gözetilmeli, akademideki eğitim çalışanı adayları da göreve yeni başlayan eğitim çalışanlarıyla aynı maaşı almalıdır.” ifadelerini kullandı.

Yönetici Kadroların Temsil Ödeneği Sorunu

Özat, idari kadrolarda görev yapan yöneticilerin durumuna dikkat çekerek, “Okul müdürleri, müdür yardımcıları, il/ilçe müdürleri ve şube müdürleri makam ve temsil ödeneği alamaması büyük bir eksikliktir. İdari kadroda görev yapan yöneticilerimiz sorumluluklarının karşılığını alamıyor. Bu kadrolara maaşların 1/10 oranında temsil ve makam tazminatı eklenmesi, kurumsal adaletin gereğidir.” dedi.

Atama Bekleyen 500 Bin Eğitim Çalışanı

Eğitim sektöründeki istihdam krizine de değinen Özat, “2024 verilerine göre yaklaşık 500 bin eğitim çalışanı atama bekliyor. Ancak bütçe yetersizliği nedeniyle atama sayıları çok düşük kaldı. Emekli maaşlarının düşüklüğü nedeniyle öğretmenler emekli olamıyor, genç meslektaşlarımız atama bekliyor. Emekli maaşlarında yapılacak artış, hem atama bekleyen eğitim çalışanlarımıza alan açacak hem de eğitim sisteminde yenilenmeyi sağlayacaktır.” şeklinde konuştu.

Rehber Öğretmen ve Psikolojik Danışmanlık Eksikliği

Özat, rehber öğretmen normunun yetersizliğine dikkat çekerek, “Psikolojik danışmanlık hizmetleri eğitimde artık lüks değil, zorunluluktur. Şiddet, bağımlılık, akran zorbalığı gibi sorunların arttığı bir dönemde, her okula en az bir rehber eğitim çalışanı atanmalı; öğrenci sayısı 250’yi geçen her okulda norm artırımı yapılmalıdır. Ayrıca, PİKTES eğitim çalışanları derhal kadroya alınmalı, özlük hakları eşitlenmelidir.” ifadelerini kullandı.

Okullarda Temizlik ve Güvenlik Krizi

Okullardaki temizlik ve güvenlik personeli eksikliğinin ciddi bir halk sağlığı ve güvenlik sorunu yarattığını belirten Özat, “Birçok okulda temizlik ve güvenlik personeli eksikliği ciddi bir halk sağlığı ve güvenlik sorunu yaratıyor. Okullar, hijyen ve güvenlik açısından kritik bir noktada. Bu eksiklikler velilerin bağışlarıyla kapatılamaz. Her okula yeterli temizlik ve güvenlik personeli atanmalı, bütçede bu kalemlere öncelik verilmelidir.” dedi.

Engelli Erişilebilirliği ve Dijital Sistemler

Engelli bireylerin eğitime erişimi konusunda da değerlendirmelerde bulunan Özat, “Engelli eğitim çalışanı, öğrenci ve diğer çalışanların eğitim sürecine tam katılımı için bütçede erişilebilirlik ve uyumlaştırma çalışmalarına özel pay ayrılması gerekmektedir. Engelli bireylerin eğitime eşit erişimi, bir insan hakkıdır. EBA ve EBYS gibi dijital sistemlerin erişilebilir hâle getirilmesi, Türkiye’nin 21’inci yüzyıl eğitim vizyonunun gereğidir.” şeklinde konuştu.

Eğitim Ödeneği ve Giyecek Yardımı Yetersiz

Özat, 2025 yılı için eğitim çalışanlarına verilen 5 bin 225 TL’lik eğitim-öğretim ödeneğinin ve bin 153 TL’lik giyecek yardımı ile ilgili olarak, “Bir eğitim çalışanı sınıfındaki temel materyalleri bile cebinden karşılıyor. Eğitim ödeneği en az bir maaş tutarında olmalı, giyecek yardımı tüm eğitim çalışanlarını kapsamalıdır. Eğitimde adalet, yalnızca sözle değil bütçeyle sağlanır.” ifadelerini kullandı.

Talepler İlgili Kurumlara İletildi

Özat son olarak, “Millî Eğitim Bakanlığı’nın bütçe kullanımına ve eğitim çalışanlarının mali haklarına ilişkin taleplerimizi, Türkiye Büyük Millet Meclisi Plan ve Bütçe Komisyonu üyeleri ve siyasi partilere ilettik. Aynı zamanda bu talepler, Millî Eğitim Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na da iletilmiştir.” dedi.

Eğitim Gücü-Sen Genel Başkanı Özat, “Bu ülkenin geleceği, eğitimin gücünde, eğitimin gücü ise eğitim çalışanındadır.” sözleriyle açıklamalarını tamamladı.