Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Depremde Çelik Yapılar Hayat Kurtarıyor: Uluslararası Uzmanlar İstanbul’da Buluştu

Uluslararası çelik yapılar deprem konferansında uzmanlar: Çelik yapılar depremde hasarı azaltıyor, 10 katlı bina 1G depremde hasar almadan ayakta kaldı. Türkiye’de çelik yapı oranı sadece %2,4.

Uluslararası çelik yapılar deprem

Depreme Karşı Çelik Dayanışması: Uluslararası Konferans İstanbul’da

Yeditepe Üniversitesi’nde düzenlenen ‘Uluslararası Çelik Yapıların Deprem Tasarımı ve Güçlendirme Konferansı ve Çalıştayı’, Avrupa ve Amerika’dan alanında uzman akademisyenleri, Türk Yapısal Çelik Derneği ve sektör temsilcilerini bir araya getirdi. İki gün süren etkinlikte, deprem bölgesi olan Türkiye’de çelik yapıların önemi ve deprem dirençliliği konuları masaya yatırıldı.

Çelik Yapılar Deprem Konferansı

Prof. Dr. Landolfo: “Çelik Yapılar Depremde Hasarı Azaltıyor”

Avrupa Yapısal Çelik Birliği (ECCS) Deprem Komitesi Başkanı Prof. Dr. Raffaele Landolfo, depremler sonrasında çeliğin yeniden inşa süreçlerinde en güvenilir malzeme olduğunu vurguladı. Landolfo, “Depremlerde genel olarak hasarı azaltmak ve deprem oluştuğunda yapının kısa sürede, düşük maliyetle onarılabilmesini sağlamak mümkün. Bu açıdan çelik yapılar, tasarım çözümlerinde yüksek bir esneklik sağlıyor ve farklı yapısal tipolojiler sunarak bu hedeflere ulaşmaya yardımcı oluyor. Yeni Eurocode 8, sismik tasarımda uygulanabilirliği artırıyor” dedi.

Prof. Dr. Raffaele Landolfo

10 Katlı Bina Testi: 1G Depremde Hasar Almadan Ayakta Kaldı

Johns Hopkins Üniversitesi Hafif Çelik Yapılar Uzmanı Prof. Dr. Benjamin Schafer, geçen yaz yürüttükleri büyük ölçekli deprem testinden çarpıcı sonuçlar paylaştı. Schafer, “Geçen yaz, büyük bir ekiple birlikte tam ölçekli, 10 katlı bir bina tasarladık, inşa ettik ve ardından bu bina üzerinde deprem simülasyonları gerçekleştirdik. Yapıyı yaklaşık 1G düzeyinde sarstık. Belki şaşırtıcı değildir ama en büyük başarımız ya da mutluluğumuz, tasarımda öngördüğümüzden yüzde 50 daha güçlü depremlerden sonra bile binada hiçbir önemli hasar oluşmaması ve yapının dimdik ayakta kalmasıydı” ifadelerini kullandı.

Türkiye’de Çelik Yapı Oranı Alarm Verici Düzeyde Düşük

Türk Yapısal Çelik Derneği Başkanı Yener Gür’eş, Türkiye’de çelik yapı kullanımının çok düşük olduğuna dikkat çekerek şu çarpıcı verileri paylaştı: “Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı’nın raporuna göre, 2023 Kahramanmaraş depreminden etkilenen 11 ildeki yapıların toplamda sadece yüzde 2,4’ü çelik. Konut bazında bakarsak bu oran yüzde 0,4 civarında, yani ihmal edilebilir düzeyde. Oysa depremden fazla etkilenmeyen ve çimento ülkesi olarak bilinen Fransa ve Almanya’da bu oranlar yüzde 30 seviyesinde.”

Yeni Zelanda Örneği: Deprem Sonrası Yapıların Yüzde 98’i Çelik

Gür’eş, Yeni Zelanda’nın deprem sonrası aldığı radikal karara dikkat çekerek, “2018 yılında Yeni Zelanda’da meydana gelen depremden önce yapıların çoğu yığma, ahşap ve benzeri malzemelerden yapılmıştı. Çelik yapı oranı çok düşüktü. Ancak 2018’den sonra yeni yapılan yapıların yüzde 98’i çelik olarak inşa ediliyor” bilgisini verdi.

Çelik Yapı Deprem Testi

Mühendislik Eksikliği ve Geleneksel Sistemler Engel Oluyor

Yeditepe Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü’nden Dr. Öğr. Üyesi Özgür Köylüoğlu, Türkiye’de çelik yapıların yaygınlaşmamasının nedenlerini şöyle açıkladı: “Bunun en büyük sebeplerinden biri, ülkemizde geleneksel müteahhitlik sisteminin betonarme üzerine kurulu olması. Çünkü bu yöntem daha fazla bilindiği için yapması daha kolay geliyor; üstelik neredeyse herkes müteahhit olabiliyor. Oysa yapısal çelik öyle değil; gerçekten iyi bir mühendislik gerektiriyor. Çok iyi mühendislerimiz var, ancak bu alanda sayılarını artırmamız gerekiyor.”

Uluslararası İş Birliği ve Kamu Desteği Şart

Konferansın organizatörleri, deprem riski yüksek olan Türkiye’de çelik yapıların yaygınlaştırılması için uluslararası iş birliğinin ve kamu desteğinin kritik önem taşıdığını vurguladı. Avrupa ve Amerika’dan gelen uzmanların deneyimleri ve yeni teknolojiler, Türkiye’nin deprem güvenliği konusunda önemli bir adım atmasına yardımcı olacak.